Hukuk/VergiMuhasebe

Kullanılmayan Yıllık İzin Ücreti Hesaplama Nasıl Olur?

Çalışma hayatında çalışanların en önemli haklarından biri yıllık ücretli izin hakkıdır. İş Kanunu’na göre belirli bir süre aynı işyerinde çalışan her işçi kıdemine bağlı olarak değişen sürelerde yıllık izin kullanma hakkına sahiptir. Ancak bazı durumlarda çalışanlar yıllık izinlerini kullanamadan işten ayrılabilir ya da çeşitli nedenlerle izinlerini biriktirmek zorunda kalabilir. Bu gibi durumlarda kullanılmayan yıllık izinler karşılığında işçiye ödeme yapılması gerekir.

Kullanılmayan yıllık izin ücreti, çalışanın işten ayrılması durumunda hak ettiği ancak kullanmadığı izin günlerinin parasal karşılığının kendisine ödenmesi anlamına gelir. İşverenin bu ödemeyi yapma yükümlülüğü İş Kanunu’nun ilgili maddeleriyle güvence altına alınır. Ancak hesaplama süreci çalışanın brüt maaş tutarı, günlük ücret hesabı ve iş sözleşmesi gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Bu noktada “Kullanılmayan yıllık izin ne olur?” diye düşünebilirsiniz. Kullanılmayan yıllık izinlerle ilgili detaylar şöyledir:

  • İşçiler, 1 yıl çalıştıktan sonra yıllık izin hakkına sahip olur ve bu hak devredilebilir ancak vazgeçilemez.
  • Çalışan istifa etse, işten çıkarılsa veya emekli olsa bile, kullanılmayan izinlerin ücreti işveren tarafından ödenmelidir.
  • 1-5 yıl çalışanlar 14 gün, 5-15 yıl çalışanlar 20 gün, 15 yıl ve üzeri çalışanlar 26 gün izin hakkına sahiptir.
  • Son brüt maaş 30’a bölünerek günlük ücret bulunur ve kullanılmayan izin günü sayısı ile çarpılarak hesaplanır.
  • İşveren ödeme yapmazsa, çalışan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na şikayet edebilir veya iş mahkemesine başvurabilir.

Yıllık İzin Nedir?

Yıllık izin, çalışanların belirli bir süre boyunca çalıştıktan sonra dinlenmeleri için yasalar tarafından güvence altına alınmış haktır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca bir iş yerinde en az 1 yıl süreyle çalışmış olan işçiler yıllık ücretli izin hakkına sahip olur. Yıllık iznin özellikleri şöyledir:

  • Bu izin hakkı çalışanların bedensel ve zihinsel olarak dinlenmesini sağlamak, iş verimliliğini artırmak ve iş kazalarını önlemek amacıyla tanınmış bir sosyal haktır. 
  • İşveren, çalışanların yıllık izinlerini kullanmalarını sağlamakla yükümlüdür. 
  • Bu izin hakkından feragat edilmesi mümkün değildir. 
  • Çalışanlar belirlenen süreler dahilinde yıllık izinlerini kullanabilir. 
  • Bazı durumlarda iş yoğunluğu, işverenin planlamaları veya çalışanın kişisel tercihleri nedeniyle bu izinler birikerek sonraki yıllara devredebilir. 
  • Yıllık izin süreleri ise çalışanın kıdemine göre değişiklik gösterir. Aynı iş yerinde bir ile beş yıl arasında çalışan işçiler için asgari yıllık izin süresi 14 gündür. 
  • Beş ile on beş yıl arasında çalışan işçiler için bu süre en az 20 gün olurken, on beş yıldan fazla çalışan işçiler için asgari yıllık izin süresi 26 gün olarak belirlenir. Ancak 18 yaşından küçük çalışanlar ile 50 yaşından büyük işçiler için yıllık izin süresi ise kıdem fark etmeksizin en az 20 gün olarak uygulanır.

İş Kanunu, yıllık izin sürelerinin kesintisiz olarak kullandırılması gerektiğini vurgular. Ancak çalışan talep ederse izin süresinin bir bölümü en az 10 gün olmak kaydıyla ikiye bölünebilir. Bunun dışında işveren, işçiyi izinlerini parça parça kullanmaya zorlayamaz. Yıllık izin sürelerine hafta tatilleri ve resmi tatiller dahil edilmez yani çalışanın izne ayrıldığı süreye denk gelen bayram ya da hafta tatili günleri izin süresine eklenmez.

Yıllık izin hakkı çalışanın iş akdinin devam ettiği sürece korunur. Ancak bazı çalışanlar bu izinleri kullanamadan işten ayrılmak durumunda kalabilir. Bu noktada kullanılmayan yıllık izinlerin akıbeti ve “kullanılmayan yıllık izin ücreti nasıl hesaplanır?” gündeme gelir.

İş Kanunu’nda açıkça belirtildiği şekilde iş sözleşmesi sona erdiğinde çalışanın hak ettiği ancak kullanmadığı yıllık izin süreleri ücret olarak ödenmek zorundadır.

Kullanılmayan Yıllık İzin Ücreti Nedir?

Kullanılmayan yıllık izin ücreti işçinin iş sözleşmesi sona erdiğinde hak ettiği ancak kullanamadığı yıllık izin günlerinin parasal karşılığıdır. İş Kanunu’nun 59. maddesine göre işçinin işten ayrılması veya iş akdinin herhangi bir nedenle sona ermesi durumunda işten ayrılırken kullanılmayan yıllık izin ücreti hesaplama ve geçmiş yıllara ait kullanılmamış yıllık izinleri ücret olarak kendisine ödeme zorunluluğu bulunur. Bu hak işçinin istifa etmesi, işveren tarafından iş akdinin feshedilmesi ya da emekliliğe ayrılması gibi her türlü işten ayrılma durumunda geçerlidir.

Çalışanların yıllık izinlerini kullanamamalarının çeşitli nedenleri olabilir. Yoğun çalışma temposu, işverenin izin planlamalarındaki sınırlamalar, çalışanların işlerinden ayrılmayı planladıkları için izinlerini kullanmamaları gibi faktörler nedeniyle yıllık izin günleri birikmiş olabilir. Ancak İş Kanunu’nda yıllık iznin kullanılmaması durumunda işçiye herhangi bir hak kaybı yaşatılmayacağı açıkça belirtilir. Yani işçi iznini kullanmamış olsa bile bu izinler yanmaz ve iş sözleşmesi sona erdiğinde bu günlerin parasal karşılığı çalışana ödenmek zorundadır.

Kullanılmayan yıllık izin ücreti hesaplanırken işçinin son aldığı brüt maaşı dikkate alınır. İş Kanunu’nda belirtilen kurallara göre kullanılmayan yıllık izin süreleri için hesaplanan ücret, işçinin son brüt maaşı üzerinden ödenmelidir.

Ödeme çalışanın iş akdinin sona erdiği tarihteki güncel maaşı baz alınarak yapılır ve geçmiş yıllara ait izin süreleri için eski maaşlar üzerinden hesaplama yapılmaz. Çalışanın iş akdi sona erdiğinde kullanılmayan yıllık izin ücretinin ödenmesi konusunda işverenin herhangi bir takdir hakkı bulunmaz.

Yani işveren bu ücreti ödemezse çalışan yasal haklarını kullanarak bu ücretin kendisine ödenmesini talep edebilir. İşverenin ödemeyi geciktirmesi veya yapmaması halinde ise çalışan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na şikayette bulunabilir ya da iş mahkemesine başvurarak hakkını arayabilir.

Kullanılmayan Yıllık İzin Ücreti Hesaplaması Nasıl Yapılır?

Kullanılmayan yıllık izin ücreti hesaplanırken işçinin son aldığı brüt maaş dikkate alınır ve günlük ücret üzerinden hesaplama yapılır. Yıllık kullanılmayan izin ücreti hesaplama işlemi için öncelikle işçinin son brüt maaşı 30’a bölünerek günlük brüt ücret bulunur. Daha sonra çalışanın hak ettiği ancak kullanmadığı izin günü sayısı ile bu günlük brüt ücret çarpılarak toplam brüt izin ücreti hesaplanır. Ancak bu tutardan belirli yasal kesintiler yapılır ve net ödeme miktarı belirlenir.

Örneğin, bir çalışanın son brüt maaşı 30.000 TL ise günlük brüt ücreti olan 30.000 TL, 1 aya yani 30’a bölünür ve 1.000 TL olarak hesaplanır. Eğer bu çalışanın işten ayrıldığı tarihte 20 gün kullanılmayan yıllık izni varsa brüt izin ücreti 1.000 TL ile 20’nin çarpılması sonucu elde dilen 20.000 TL olur. Ancak bu miktardan SGK primi, gelir vergisi ve damga vergisi gibi yasal kesintiler yapıldıktan sonra çalışanın alacağı net tutar belirlenir.

Kullanılmayan yıllık izin ücretinin hesaplanmasında önemli olan bir diğer nokta ise çalışanın maaşının içerdiği ek ödemelerdir. Eğer çalışanın maaşı içinde yol ve yemek yardımı gibi ek ödemeler varsa bu ödemeler yıllık izin ücreti hesabına dahil edilmeyebilir. Sadece çalışanın brüt maaşı üzerinden hesaplama yapılır.

Çalışanların işten ayrılmadan önce hak ettikleri izin sürelerini ve bu izinlerin parasal karşılığını net olarak bilmesi büyük önem taşır. İşverenler tarafından yapılan yanlış hesaplamalar ya da eksik ödemeler işçilerin mağdur olmasına neden olabilir. Bu nedenle işçiler işten ayrılmadan önce iş yerindeki insan kaynakları birimiyle görüşerek kullanılmayan izin günlerini ve alacakları ücretleri kontrol etmelidir. Eğer işveren ödeme yapmaktan kaçınırsa işçinin yasal haklarını bilerek hareket etmesi ve gerekirse hukuki süreç başlatması gerekebilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu